Eskisehir Kıymetlidir Platformu altın gümüş madeni arama projesinin sonlandırılmasını istiyor
MELTEM KARAKAŞ
Eskişehir Sarıcakaya ve Mihalgazi ilçelerinde gerçekleştirilecek altın gümüş madeni arama projesi için ÇED başvuru sürecinin sonuçlanmasına ilişkin Değerli Platform’dan açıklama yapıldı. Platform adına açıklama yapan Deniz Ataç, “Yakından takip ettiğimiz süreçte ETİ Bakır Maden’in proje için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na yaptığı Çevre Değerlendirme Raporu başvuru sürecini duyurduk. Güzel şehrimizde imar yapılmasına kesinlikle karşı olduğumuzu ve aldığımız bilgiler neticesinde yaklaşan yerel seçimlere “Bunu borçlu olduğumuzu düşünüyoruz” dedi.
ETİ Bakır Maden tarafından Eskişehir Sarıcakaya ve Mihalgazi ilçelerinde gerçekleştirilecek altın ve gümüş madeni arama çalışmalarına ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na Çevresel Değerleme (ÇED) Raporu başvuru süreci tamamlandı. ÇED sürecinin sonuçlandırılmasına ilişkin Eskişehir Değerlidir Platformu tarafından bir basın açıklaması yapıldı. Açıklamada platform adına konuşan Diş Hekimleri Odası Eskişehir Şube Başkanı Deniz Ataç, süreci takip ettiklerini belirterek, “ÇED başvuru sürecinin sonlandırıldığına dair açıklamayı önümüzdeki yerel seçimlere borçlu olduğumuzu düşünüyoruz. Aldığımız bilgilerin bir sonucu.”
“MADENCİLER 900 FUTBOL SAHASI BÜYÜKLÜĞÜNDE BİR ALANDA ARAŞTIRILACAK”
Deniz Ataç açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Sivil Toplum Kuruluşları (STK), Kent Kurullarımız, İlimizin Tabip, Diş Hekimleri ve Veteriner Odaları, Eskişehir Barosu çatısı altında yer alan, tüm faaliyetlere karşı kentimizin ortak aklı ve ortak sesi olan Eskişehir Değerli Platformudur” şehrimizin geleceğini tehdit edecek, havamızı, suyumuzu, toprağımızı zehirleyerek sağlığımıza zarar verecek olan TEMA Vakfı Eskişehir İl Temsilciliği olarak, TMMOB Ziraat, Elektrik, İnşaat, Makina ve Jeoloji Mühendisleri Odaları, Eskisehir Büyükşehir Belediyesi, Tepebaşı Belediyesi ve Odunpazarı Belediyesi olarak daha önce ETİ Bakır Madeni’nin verimli toprak ve iklim özelliklerinin teknik nedenlerini belirten bir açıklama yapmıştık, altın-gümüş madeni zenginleştirme tesisi, hazır beton tesisi ve su temini yapılmasına kesinlikle karşı olduğumuzu açıkça belirtiyoruz. Orta Anadolu’nun Akdeniz’i olarak bilinen Tepebaşı ilçemize bağlı mahallelerde ve Mihalgazi ilçemize bağlı Alpagut Mahallesi’nde 672 hektarlık, yani yaklaşık 900 futbol sahası büyüklüğünde ormanlık alanda gölet yer alıyor. Bunu bu şekilde konuşmuştuk.
“SÜRECİ YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ”
Aldığımız bilgiler neticesinde, ETİ Bakır Madeni’nin Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na Çevresel Değerlendirme Raporu (ÇED) başvuru sürecinin sonlandırıldığı proje için, yaklaşan yerel seçimlere borçlu olduğumuzu düşünüyoruz. Yakından takip ettiğimiz süreçte bu güzel şehrimize yapılmasına kesinlikle karşıyız. Madenciliğin doğru alanda, kurallara uygun, doğamıza zarar vermeden yapılmasına elbette karşı değiliz ama bu tür projelerin örnekleri ülkemizin birçok bölgesinde çevre felaketlerine yol açarak onarılamaz ve kalıcı hasarlara neden olmuştur. Çanakkale Kaz Dağları, Erzincan İliç ve Ordu Fatsa bölgelerinde açılan madenlerin maliyetinin ne olduğu ortada. Binlerce ağaç kesildi, siyanür kullanımı nedeniyle su ve toprak zehirlendi, tarım alanları büyük zarar gördü ve biyolojik çeşitlilik yok oldu. İlimizde yapılmaya çalışılan altın madeninin rutin faaliyetleri nedeniyle projenin yapılacağı bölgeyi tek tek değil bütünsel olarak değerlendirmek durumundayız. Sakarya Vadisi, ülkemizin narenciye ihtiyacının yüzde 20’sini, İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerin sebze ihtiyacının ise yüzde 90’ını karşılıyor.
“İNSAN SAĞLIĞINA BÜYÜK KALICI ZARARLAR VERİR”
Mihalgazi ve Sarıcakaya ilçeleri ve mahallelerinde seracılığın geliştirilmesi için yeni teşvikler yapılırken, bu proje hem Sakarya Nehri’ni hem de bölgedeki tarımsal üretimi sonlandıracak. Bölgedeki hayvancılık faaliyetleri de zarar görecek. Toprağın, bitkilerin uzaklaştırılması ve toprağın taşınması sırasında oluşacak toz parçacıkları insanlarda olduğu gibi hayvanlarda da solunum yolu hastalıklarında önemli bir artışa neden olacaktır. Yani üreticinin et ve süt verimindeki azalmanın yanı sıra, altın madeninin ayrıştırılmasında kullanılan siyanürün hayvanlarda kalması da insan sağlığı açısından farklı bir risk oluşturacaktır. Ayrıca yıkama formülünde kullanılacak siyanür ve altının yanı sıra üretilen ağır metallerin de bölgedeki içme sularına karışması ihtimali insan sağlığına büyük kalıcı zararlar verecek ve bu zararlar gelecek nesillere aktarılacaktır.
“SAKARYA VADİSİ’Nİ YOK EDECEK PROJEDE AYNI KARARLILIĞI GÖSTERECEĞİZ”
Ülkemizin en verimli ovası olan Alpu’da kömürlü termik santral kurulması ve bölgede kömür çıkarılması için daha birkaç yıl önce yapılan sosyal ve hukuki çalışmalar artık hafızalarda. Bizler de Eskişehirliler olarak, ülkemizdeki tüm doğaseverlerden ve Eskişehirlilerden aldığımız güçle, nasıl bu çabayı yürütüp kazandıysak, Sakarya Vadisi’ni yok edecek bu projede de aynı kararlılığı göstermeye devam edeceğiz. Çalışmalarımızı yorulmadan sürdüreceğiz ve süreci takip edeceğiz. “Doğamızı, çevremizi, havamızı, suyumuzu ve toprağımızı koruyacağız ve güzel şehrimizi savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.”